Verimsiz Eski Buzdolaplarının Yüksek Verimli Yenileriyle Değiştirilmesi

ÖZET

Türkiye’de elektrik enerjisinin %7’si konutlardaki buzdolapları tarafından tüketilmektedir. Konut sahipleri 2007 yılında buzdolaplarının tüketmiş olduğu 11 milyar kWh elektrik için yaklaşık 2 milyar TL ödemişlerdir. Buzdolapları enerji verimliliklerine göre A++, A+, A, B, C, D, ve E olarak sınıflandırılmaktadır. Bu sınıflardaki buzdolaplarının yıllık ortalama enerji tüketimleri sırasıyla 274, 383, 507, 639, 832, 916, ve 1149 kWh’dir. Yani E sınıfı bir buzdolabı aynı büyüklükteki A sınıfı bir buzdolabına göre yılda 2 kat, ve A+ sınıfı bir buzdolabına göre ise 3 kat enerji tüketmektedir. Bu yüzden tüketicilerin teşviklerle başta buzdolabı olmak üzere yüksek verimli elektrikli ev eşyalarına yönlendirilmesi ve verimsiz eski ürünlerin yüksek verimli yenileri ile değiştirilmesi için tüketiciler ve/veya üreticilere teşvikler verilmesi ABD ve AB üyesi ülkelerde enerji verimliliği tedbirleri arasında yıllardır yerini almıştır, ve almaya da devam etmektedirr. Örneğin ABD yeni buzdolabı alanlara verimlilik derecesine bağlı olarak 75 ile 175 dolar arasında teşvik vermekte, yüksek verimli ürünlerin üretimini arttırmak için de üretici firmalara ayrıca teşvikler sunmaktadır. Avrupa ülkelerinde de yüksek verimli buzdolapları için tüketicilere 200 euro’ya varan teşvikler verilmektedir.

Verilen teşvikler maliyetlerini bir kaç yıl içinde tasarruf ettikleri enerji ile karşılamakta, ve yeni elektrik santralı yatırım ihtiyacını azaltmaktadırlar. Örneğin ABD’de 1974’de tipik bir buzdolabı yılda 1800 kWh elektrik tüketirken bu rakam bugün %75 azalarak ortalama 450 kWh’e inmiştir. Bunun sonucu olarak da yatırım maliyeti 55 milyar dolar olan 30 bin 500 MW’lık yeni santral yapımına gerek kalmamıştır. Ayrıca, yakıt ve diğer işletme masraflarından da yılda yaklaşık 12 milyar dolar tasarruf yapılmaktadır.

Türkiye son yıllarda öncelik verdiği enerji verimliliğini arttırma faaliyetlerine yeni bir boyut ekliyerek modern dünyanın yıllardır başarı ve kararlılıkla uyguladığı yüksek verimli elektrikli ev aletlerini teşvik etme uygulamasına start vermeli, ve bu uygulamaya da en fazla enerji tüketen elektrikli ev aleti olan buzdolapları ile başlamalıdır. A, A+, ve A++ sınıfları teşvik kapsamına alınmalı, ve teşvik miktarı tüketicileri değişim için harekete geçirebilecek büyüklükte olmalıdır. Değişim kararı eşiğini aşmak için teşvik miktarları A sınıfı buzdolapları için 200 – 250 TL ve A+ sınıfı için de 300 – 350 TL olmalıdır. İlk yıl, teşvikten yararlanmak için çalışır durumdaki eski buzdolabının getirilmesi şart koşulmalı, ve eski buzdolabı soğutucu gazı usulünce alınıp depolandıktan sonra hurda olarak değerlendirilmelidir – aynen bir kaç yıl önce eski arabaların benzer teşviklerle piyasadan çekilip hurdaya ayrılması gibi. Eski buzdolaplarının piyasadan çekileceği ilk yıl teşviklerin A ve A+ sınıfları için sırasıyla 250 ve 350 TL olması, bu şartın kaldırılacağı ikinci ve sonraki yıllarda da 200 ve 300 TL’ye düşürülmesi uygun olacaktır. Şu anda Türkiye’de pek piyasası olmayan A++ buzdolapları için teşvik miktarı hem ilk yıl hem de sonraki yıllarda 350 TL olabilir. Teklif edilen teşvik miktarları buzdolabı satış fiatlarının %15-20’si kadardır, ve yaklaşık olarak ürünlerden alınan KDV’ye karşılık gelmektedir. Dolayesiyle teşvikler kaynak tahsisi gerektiren direk bir mali külfet getirmiyecek, beyaz eşya satışlarından gelecek olan KDV’de düşüş olarak kendini gösterecektir.

Türkiye’de buzdolaplarının pazar penetrasyon oranı %100’dür, ve ülkede 10 yıldan eski (10 – 30 yıl) yaklaşık 4 milyon buzdolabı olduğu düşünülmektedir. Ortalama verimliliğinin D sınıfı olduğu tahmin edilen bu düşük verimli buzdolaplarının tamamının ürün başına 250 TL teşvikle A sınıfı yeni buzdolaplarıyla değiştirilmesinin maliyeti bir kereye mahsus olmak üzere 1 milyar TL’dir – ki bu da devletin bir haftalık faiz ödemesine karşılık gelmektedir. Ancak yüksek verimli yeni buzdolapları yılda 1.6 milyar kWh elektrik ve 293 milyon TL maliyet tasarrufu sağlıyacak, ve maliyeti 772 milyon TL olan 429 MW kurulu güçlü yeni santrallerin kurulmasına gerek bırakmıyacaktır. Yani teşvik maliyeti yaklaşık 3 yıl içinde tasarruf edilen enerji maliyetiyle geri dönecektir. 10 yılda sağlanacak tasarruf da yaklaşık 16 milyar kWh ve 3 milyar TL olacaktır. Eski buzdolaplarının ortalama D yerine E sınıfı olduğu kabul edilirse, tasarruf miktarları %58 daha fazla olacaktır. Yeni buzdolaplarının A yerine A+ sınıfı olması halinde ise %24 ek enerji ve maliyet tasarrufu sağlanacaktır. O yüzden denebilir ki söz konusu 1 milyar TL’lik kaynak eğer teşvik için kullanılmazsa mecburen düşük verimli eski buzdolaplarının tükettiği fazla elektriği üretmeye devam etmek için yeni santral yapımına gidecektir. Bu da yapılmazsa ülke enerji darboğazına girecek, ve kayıp çok daha fazla olacaktır.

Dünya, etkileri artarak hissedilen bir ekonomik krizden geçmektedir, ve krizin olumsuz etkileri beyaz eşya satışlarında da Ekim 2008’den beri kendini hissettirmeye başlamıştır. Piyasadaki durgunluğun 2009 yılında devam etmesi beklenmektedir, ve satışların düşmeye devam etmesi halinde istihdamın olumsuz etkilenmesi kaçınılmazdır. Bu teşvik beyaz eşya sanayisine taze kan enjekte ederek bir canlılık getirecek, ve düşmekte olan satışların tekrar artışa geçmesini sağlıyacaktır. Bu da içinden geçmekte olduğumuz ekonomik yavaşlamaya olumlu yönde katkı yapacak, ve işsizliğin artmasını önlüyecektir. Hatta artan enerji verimli eşya satışları ek kapasite kullanımını ve yeni istihdamı beraberinde getirecektir. Ayrıca enerji ihtiyacının %70’den fazlasını dışarıdan karşılıyan Türkiye’nin enerji güvenliğini arttırıcı ve enerjide dışa bağımlılığında azaltıcı bir etki yapacak, ve yeni santral yatırımı ihtiyacını da azaltarak kaynakların başka sahalarda değerlendirilmesini mümkün kılacaktır. Buzdolaplarının tüketttiği enerjinin ve dolayısıyla üretilmesi gereken elektrik enerjisinin azalması çevreyi de olumlu yönde etkiliyecektir.

  1. GİRİŞ

Konutlarda Buzdolaplarının Enerji Tüketimi

TEİAŞ’ın verilerine göre1 Türkiye’nin 2007 toplam elektrik üretimi 191.9 milyar kWh (kilovatsaat) ve kayıplardan sonra net tüketimi de 155.1 milyar kWh olmuştur. TEDAŞ’ın 2007 verilerine göre2 de 2007’de net tüketim 155.1 milyar kWh olmakla beraber, TEDAŞ’ın alış ve satışını yaptığı miktar 148.03 milyar kWh olmuştur. Meskenlerdeki net elektrik tüketimi ise 36.5 milyar kWh (abone sayısı: 24.7 milyon) olmuştur, ve bu rakam Türkiye’deki net elektrik tüketiminin %23.5’ine ( = 36.5/155.1) karşılık gelmektedir. Yani Tükiye’de elektriğin yaklaşık dörtte biri konutlarda tüketilmektedir. Aşağıdaki şemadan görüleceği gibi, meskenlerde elektriğin %31.1’i buzdolapları tarafından tüketilmiştir. O halde buzdolapları Türkiye’deki net elektrik tüketiminin %7.3 ( = 0.235 x 0.311)’ünden sorumludurlar. Konutlarda elektriğin birim fiatı’nın 0.18 TL olduğu dikkate alınırsa, Türkiye’de buzdolaplarının 2007’deki elektrik tüketimi ve bunun maliyeti şöyledir:

Şekil 1 Konutlarda elektrik tüketimi dağılımı

Konutlarda toplam elektrik tüketimi (2007): 36.5 milyar kWh

Buzdolaplarının elektrik tüketimi (2007): 36.5 milyar kWh x %31.1 = 11.35 milyar kWh

Buzdolaplarının elektrik maliyeti (2007): 11.35 milyar kWh x 0.18 TL/kWh = 2.04 milyar TL

Yani hane sahipleri evlerindeki buzdolaplarınının tükettiği elektrik için 2007’de yaklaşık 2 milyar TL ödemişlerdir. Türkiye’deki hane sayısı 17 milyondur, ve buzdolabının pazar penetrasyonu %100’dür3 – yani diğer beyaz eşya’dan farklı olarak buzdolabı her eve girmiştir. Her evde sadece bir buzdolabı olduğu farzedilirse, buzdolabı başına düşen elektrik tüketimi

Buzdolabı başına tüketim = 11.35 milyar kWh/17 milyon = 668 kWh/yıl

Buzdolabı başına elektrik maliyeti: 668 kWh/yıl x 0.18 TL/kWh = 120 TL/yıl

Bu rakam bazı meskenlerde kullanılan kaçak elektriği kapsamamaktadır.

Türkiye’nin kurulu gücü 2002’de 31.85 GW’tan 2007’de 40.84 GW’a çıkmıştır4, ve bu değerler son 5 yılda kurulu güçte yılda ortalama %5.1’lik bir artışı temsil etmektedir. Bu 5 yıl süresince yılda ortalama (40.84 – 31.85)/5 = 1.80 GW = 1800 MW üretim kapasiteli yeni santral kurulmuştur. Türkiye’de elektriğin %50’si doğal gaz santralleri tarafından üretilmektedir. Tablo 1’den görüldüğü gibi, doğal gaz santrallerinin kurulum maliyeti MW başına 1200 dolar, yakıt dahil işletim maliyeti ise kWh başına 0.095 dolardır. Doğal gaz santralleri durumunda, talep artışını karşılamak için kurulması gereken yeni santrallere yapılması gereken yatırım

TABLO 1 Elektrik Santrali Yatırım ve İşletim Maliyetleri

SANTRAL TİPİ 

İşletim Masrafı (US$/MWh)

Yatırım Maliyeti (US$/MW)

1

Nükleer

35

4,000,000

2

Jeotermal

10

2,700,000

3

Hidrolik biriktirme

10

2,500,000

4

Linyit

30

2,275,000

5

İthal kömür

60

2,250,000

6

Taş kömürü

65

1,800,000

7

Rüzgar

10

1,750,000

8

Nehir tipi regülatör

10

1,500,000

9

Göl tipi hidrolik

10

1,500,000

10

Doğal gaz

95

1,200,000

11

Dizel

150

1,000,000

12

Fuel Oil

120

1,000,000

Kaynak: Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (BESD)

Yıllık yeni santral yatırım maliyeti (doğal gaz) = 1,800,000 kW x $1200/kW = $2.16 milyar/yıl

olur. Yani Türkiye kurulu güç artışı talebini karşılamak için yeni elektrik santrallerine yılda ortalama 2 milyar dolar’dan fazla yatırım yapmak zorundadır. Enerji verimliliği tedbirleri bu talep artışını ve dolayısıyla gerekli yeni yatırım miktarını ciddi oranda düşürmektedir. O yüzden düşük verimli eski buzdolaparının yüksek verimli yenileri ile değiştirilmesinin teşvik edilmesi ile ilgili maliyetler, gerek kalmayan ve dolayısıyla tasarruf edilen yeni santral yatırım maliyetleriyle karşılaştırılmalıdır. Başka bir ifade ile, enerji verimliliğine yeni bir enerji kaynağı olarak bakılmalı, ve bu temiz kaynak enerji planlamasına dahil edilmelidir. Örneğin ABD’nin “Vision 2025” adlı 2025 yılına kadar olan enerji projeksiyonlarıyla ilgili belgede, elektrik enerjisindeki talep artışının yarısının verimlilik tedbirleriyle karşılanması ve verimlilik tedbirlerine yeni santral yapımı gibi ciddi bütçe ayrılması öngörülmektedir.

Türkiye’nin brüt elektrik üretimi 2002’de 129.4 milyar kWh’ten 2007’de 191.6 kWh’e çıkmıştır5, ve bu değerler son 5 yılda elektrik üretiminde yılda ortalama %8.2’lik bir artışı temsil etmektedir. Bu 5 yıl süresince elektrik üretimi yılda ortalama (191.6 – 129.4)/5 = 12.4 milyar kWh artmıştır. Doğal gaz santrallerinde yakıt dahil işletme maliyetinin kWh başına 0.095 dolar olduğu dikkate alınırsa, elektrik üretimindeki yıllık artışı karşılamak için gereken ilave harcama

Yıllık ilave işletim maliyeti (doğal gaz) = 12.4 milyar kWh x $0.095/kWh = $1.2 milyar/yıl

eder. Yani Türkiye’nin elektrik üretimindeki artış ihtiyacını karşılamak için 2003, 2004, 2005, 2006, ve 2007 yıllarında 2002 yılına göre sırasıyla 1.2 milyar, 2.4 milyar, 3.6 milyar, 4.8 milyar, ve 6 milyar dolar fazla para harcanmıştır. Eğer son 5 yılda enerji verimliliğine yatırım yaparak talep artışının yarısı verimlilik tedbirleriyle karşılansaydı, artan elektrik ihtiyacını karşılamak için 2007’de yakıt ve elektrik üretimi ile ilgili diğer işletme giderleri için 6 milyar yerine sadece 3 milyar dolar harcanacak, ve diğer 3 milyar dolar da cebimizde kalacaktı. Ve enerji verimliliği tedbirleri sağladıkları tasarruf ile maliyetlerini ödüyecek, ve sonraki yıllarda da tasarruf ettirmeye devam edecekti.

Elektrik İşleri Etüt İdaresi (EİE) Tanıtım ve Bilinçlendirme Şube Müdürüğü’ne göre, Türkiye’de 10 yaşın üzerinde yaklaşık 16 milyon elektrikli alet vardır. Bu aletlerin yüksek enerji verimli olanlarla değiştirilmesi halinde yılda 3 milyar kWh enerji tasarrufu ve bunun karşılığı olarak da yılda 750 milyon TL maliyet tasarrufu sağlanabilir. Keza, 2009’dan itibaren Türkiye’deki tüm buzdolaplarının satışının A olması durumunda 10 yılda Keban Barajı’nın sağladığı enerjinin iki katı kadar enerji tasarrufu elde edilebilir. Satılan tüm buzdolaplarının A+, klimaların ise A sınıfı olması durumunda, 10 yılda sağlanan enerji tasarrufu ile 120 milyon ağacın temizleyebileceği kadar karbondioksit gazı salınımını engellenecektir.6

Buzdolaplarında Enerji Verimliliği Sınıflandırması

Buzdolaplarının enerji verimliliği sınıflandırması Enerji Verimlilik İndeksine (EEI – Energy Efficiency Index) göre yapılmaktadır, ve A’dan E’ye kadar değişen harflerle ifade edilmektedir. Enerji verimlilik indeksi, buzdolabının yıllık enerji tüketiminin Standart’larda belirtilen standart yıllık enerji tüketimine oranı olarak tanımlanmıştır:

Bir buzdolabının enerji verimlilik indeksi değeri EEI ne kadar düşükse, enerji verimliliği o kadar yüksektir. Buzdolaplarının enerji verimlilik sınıfları EEI değerine bağlı olarak aşağıdaki grafikte verilmiştir. Örneğin EEI değeri 90 ve üzeri olan buzdolapları ’’D” sınıfına girerken, 30’dan küçük olanlar ’’A++’’ sınıfına girmektedir.

Şekil 2 Buzdolaplarında enerji verimliliği indeksi ve verimlilik sınıfları

Kaynak: Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği, BESD.

Değişik buzdolabı verimlilik sınıflarından A, A+, ve A++ sınıflarına geçmenin sağladığı enerji tasarrufu aşağıda Şekil 3’de verilmiştir. Şekilden görüldüğü gibi, B sınıfı bir buzdolabı yerine A, A+, ve A++ sınıfı bir buzdolabının alınması yıllık elektrik enerjisi tüketiminde sırasıyla %28, %44, ve %60’lık bir enerji tasarrufu sağlamaktadır.

Şekil 3 Yüksek verimli buzdolaplarına geçiş ile sağlanan enerji tasarrufu

Değişik verimlilik sınıflarındaki buzdolaplarının tipik yıllık enerji tüketimleri ve A++ sınıfi buzdolaplarına göre yılda tükettikleri fazla enerji miktarı ve maliyeti (birim fiatı 0.18 TL/kWh alarak) aşağıda Tablo 2’de verilmiştir.

TABLO 2 Değişik verimlilik sınıflarındaki buzdolaplarının A+ sınıfına kıyasla verimlilik ve ekonomiklikleri

Verimlilik

Sınıfı

Yıllık Enerji tüketimi,

kWh/yıl

A+’dan fazla enerji tüketimi,

kWh/yıl

A+’dan fazla enerji maliyeti,

TL/yıl

A+’dan fiat farkı, TL*

A+’la fiat farkını geri ödeme süresi, yıl

A++

274

(-109)

(-28%)

(- 20)

A+

383

A

507

124

%32

42

350

8.3

B

639

256

%67

66

700

10.6

C

832

449

%117

100

D

916

533

%139

116

E

1149

766

%200

138

*A+ buzdolabının fiatı 1750 TL alınmıştır.

Kaynak: Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği, BESD.

Tablo’dan görüldüğü gibi, A++ sınıfı yüksek verimli bir buzdolabı, D sınıfı bir buzdolabının yılda kullandığı enerjinin üçte birinden bile az enerji kullanmaktadır. Ayrıca, B sınıfı bir buzdolabı A+’a göre %67 daha fazla enerji kullanmakta, ve yıllık enerji maliyeti 66 TL daha fazla olmaktadır. Ancak buna rağmen A+ sınıfı bir buzdolabı B sınıfı bir buzdolabından olan 700 TL’lik fiat farkını tasarruf ettiği enrjiden ancak 11 yılda geri ödüyebilmektedir. Bu da tüketicileri yüksek verimli ürünlere yönlendirmede teşviklerin önemini göstermektedir.

Türkiye’de Beyaz Eşya Pazarı

Türkiye’de enerji verimliliği sınıflarına göre 2007 beyaz eşya satışları aşağıda Şekil 4’de verilmiştir. Şekilden de görüldüğü gibi 2007’deki buzdolabı satışlarının %60’ı A sınıfı, ve sadece %1’i A+ sınıfıdır. Satışların %38’sinin düşük verimli B ve C sınıfı olması ise endişe vericidir. Çünkü buzdolaplarında ürün değişim süresi oldukça uzundur (15-17 yıl), ve A+ sınıfı bir buzdolabı yılda 383 kWh elektrik harcarken C sınıfı bir buzdolabı uzun yıllar boyunca yılda 832 kWh kullanacaktır. Yani bu yıl satın alınan düşük verimli bir buzdolabı ülkenin elektrik üretim ihtiyacını yıllarca olumsuz etkiliyecektir. Ayrıca, bugün konutlarda bulunan 10 – 25 yaşlarındaki eski buzdolapları yenilerine kıyasla oldukça yüksek elektrik faturaları getirmekte ve enerji ve kaynak israfına neden olmaktadır. Bu israfa bir an evvel son verilmesi için pazarın A ve A+ sınıfı ürünlere dönüşümü sağlanmalıdır. Arzu edilen değişim, eski buzdolaplarının piyasadaki yeni teknolojiye sahip yüksek verimli yenileriyle değiştirilmesi ve yeni buzdolabı alacak tüketicilerin yüksek verimli olanları tercih etmesinin sağlanması ile mümkün olacaktır.

Şekil 4 Enerji verimliliği sınıflarına göre Türkiye’nin 2007 beyaz eşya satışları

Kaynak: Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği, BESD.

  1. ANALİZ

Eski Buzdolapları A veya A+ sınıfı Yenileriyle Değiştirilince Sağlanacak Tasarruf

Türkiye’de beyaz eşya satış istatistikleri Tablo 3’de verilmiştir. Bu tablodan görüleceği gibi, Türkiye’de yılda yaklaşık 2 milyon buzdolabı satılmaktadır. BESD 2007 verilerine göre, piyasa penetrasyonu buzdolapları için %100, çamaşır makinaları için %85, ve bulaşık makineleri için ise %30’dur. TUİK’in 2007 adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre Türkiye’de 17 milyon mesken ve TEDAŞ’ın da 24.7 milyon mesken abonesi vardır. Sahil beldelerindeki çok sayıdaki yazlık ikinci konutlar ve onlarda da bir buzdolabı olduğu dikkate alınırsa, ülkedeki toplam buzdolabı sayısının 17 milyon ile 25 milyon arasında olduğu tahmin edilebilir. Bu konuda güvenilir veri eksikliğinden analizler ülkedeki toplam buzdolabı sayısının 20 milyon olduğu kabulüyle yapılacaktır.

Tablo 3 Türkiye’de beyaz eşya satışlarının yıllara göre dağılımı

2003

2004

2005

2006

2007

2008

Buzdolabı

1,361,000

2,015,000

2,094,000

2,066,000

1,933,000

1,822,000

Çamaşır

makinası

1,075,000

1,961,000

1,890,000

1,854,000

1,552,000

1,526,000

Bulaşık

makinası

262,000

528,000

632,000

832,000

980,000

974,000

Fırın

362,000

574,000

672,000

710,000

668,000

675,000

Kaynak: Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği, BESD.

Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği yıllık satış verilerine göre, son 10 yılda (1997 – 2008) Türkiye’de toplam 16 milyon buzdolabı satılmıştır. Bu verilere göre Türkiye’deki 10 yıldan eski (10-30 yıllık) buzdolaplarının sayısı

Eski buzdolabı sayısı = 20 milyon – 16 milyon = 4 milyon

Bu 4 milyon adet eski buzdolabının ortalama “D” sınıfı olduğu ve dolayesiyle yılda 916 kWh elektrik tükettiği varsayılırsa, bu ürünlerin A veya A+ sınıfı buzdolaparı ile değiştirilmesi halinde sağlanacak yıllık tasarruf şöyle olacaktır:7

1) A sınıfı (507 kWh/yıl) ile değişim:

Enerji tasarrufu = 4 milyon buzdolabı x (916 – 507) kWh/yıl = 1.63 milyar kWh/yıl

Maliyet tasarrufu = 1.63 milyar kWh/yıl x 0.18 TL/kWh = 293 milyon TL/yıl

Karşılık gelen kurulu güç = (1.63 milyar kWh/yıl)/(3800 kWh/yıl/kW) = 429 MW

Gerekli santral yatırımı = 429 MW x $1.2 milyon/MW = $515 milyon (= 772 milyon TL)

10 yılda sağlanacak enerji tasarrufu = 10 yıl x 1.63 milyar kWh/yıl = 16.3 milyar kWh

10 yılda sağlanacak maliyet tasarrufu = 10 yıl x 293 milyon TL/yıl = 2.9 milyar TL

Not: Eski buzdolaplarının ortalama D yerine E sınıfı (1149 kWh/yıl) olduğu kabul edilirse, bu rakamlar %58 daha fazla olacaktır. (Örneğin yıllık tasarruf miktarları 2.57 milyar kWh/yıl ve 463 milyon TL/yıl’a çıkacak, ötelenen santral yatırım değerleri de 678 MW ve 1.2 milyar TL olacaktı).

2) A+ sınıfı (383 kWh/yıl) ile değişim:

Enerji tasarrufu = 4 milyon buzdolabı x (916 – 383) kWh/yıl = 2.13 milyar kWh/yıl

Maliyet tasarrufu = 2.13 milyar kWh/yıl x 0.18 TL/kWh = 383 milyon TL/yıl

Karşılık gelen kurulu güç = (2.13 milyar kWh/yıl)/(3800 kWh/yıl/kW) = 561 MW

Gerekli santral yatırımı = 561 MW x $1.2 milyon/MW = $673 milyon (= 1.0 milyar TL)

10 yılda sağlanacak enerji tasarrufu = 10 yıl x 2.13 milyar kWh/yıl = 21.3 milyar kWh

10 yılda sağlanacak maliyet tasarrufu = 10 yıl x 383 milyon TL/yıl = 3.83 milyar TL

Not: Eski buzdolaplarının ortalama D yerine E sınıfı (1149 kWh/yıl) olduğu kabul edilirse, bu rakamlar %58 daha fazla olacaktır. (Örneğin yıllık tasarruf miktarları 3.36 milyar kWh/yıl ve 605 milyon TL/yıl’a çıkacak, ötelenen santral yatırım değerleri de 886 MW ve 1.6 milyar TL olacaktı).

Yani Türkiye’deki 4 milyon eski buzdolabının A sınıfı yenileriyle değiştirilmesi halinde her yıl 1.63 milyar kWh elektrik tasarruf edilecek, bunun karşılığı olan 293 milyon TL elektrik faturalarını ödemek yerine vatandaşın cebinde kalacak, ve kuruluş maliyeti yaklaşık 770 milyon TL olan 429 MW’lık yeni santral yapımına gerek kalmıyacaktır. Toplam tasarruf miktarları ise 10 yılda yaklaşık 16 milyar kWh ve 3 milyar TL’yi bulmaktadır. Yeni buzdolaplarının A yerine A+ sınıfı olması halinde bu rakamlar %31 daha cazip olacaktır.

Geri Ödeme Süreleri ve Teşviklerin Gerekliliği

D sınıfı bir buzdolabı A sınıfı bir buzdolabıyla değiştirilince sağlanan yıllık tasarruf ve geri ödeme süresi (A sınıfı buzdolabı fiatı 1400 TL alınarak):

D’den A’ya geçince enerji tasarrufu = 916 – 507 = 409 kWh/yıl

D’den A’ya geçinde maliyet tasarrufu = 409 kWh/yıl x 0.18 TL/kWh = 74 TL/yıl

Geri ödeme süresi = (1400 TL)/(74 TL/yıl) = 19 yıl

Not: Eski buzdolabının E sınıfı (1149 kWh/yıl) olması halinde bu değerler 642 kWh/yıl, 116 TL/yıl, ve 12 yıl olacaktır.

Yeni buzdolabının A+ sınıfı olması halinde (A+ sınıfı buzdolabı fiatı 1750 TL alınarak):

D’den A+’a geçince enerji tasarrufu = 916 – 383 = 533 kWh/yıl

D’den A+’a geçinde maliyet tasarrufu = 533 kWh/yıl x 0.18 TL/kWh = 96 TL/yıl

Geri ödeme süresi = (1750 TL)/(96 TL/yıl) = 18 yıl

Not: Eski buzdolabının E sınıfı (1149 kWh/yıl) olması halinde bu değerler 766 kWh/yıl, 138 TL/yıl, ve 13 yıl olacaktır.

Görüldüğü gibi, D veya E sınıfı eski buzdolapları A veya A+ sınıfı yenileri ile değiştirilince geri ödeme süreleri 12 ile 19 yıl arasında değişmektedir. Geri ödeme sürelerinin böyle uzun olması ve bazen buzdolabının ömrünü bile aşması yüzünden yüksek verimli buzdolapları ekonomik olarak cazip değildir. Yeni buzdolaplarının sağladığı konfor, estetik, sessiz çalışma, ve yiyeceklerin dolap ömrünü uzatma gibi ilave avantajlar uzun geri ödeme süresi dezavantajını kısmen de olsa telafi etmektedir. Ancak bu dönüşümün hızlandırılması için teşviklere ihtiyaç olduğu açıktır, ve modern dünya bunu yıllardan beri başarıyla yapmıştır ve yapmaya da devam etmektedir. Tecrübeler gösteriyor ki teşvikler bayi eliyle veya vergi indirimi yoluyla direk olaral tüketiciye yapılınca en etkili olmakta, indirek olarak KDV indirimi yoluya yapılınca ise yeterince ilgi görmemektedir.

Beyaz Eşya Enerji Verimliliği Test Merkezleri ve Sertifikasyon

Teşvikler, modern dünyada olduğu gibi, sadece yüksek verimli A, A+, ve A++ sınıfı buzdolaplarını kapsamalıdır. Ancak bu konuda bir standart oluşturulması ve bunun denetlenmesi şarttır. Halk arasında bir firmanın B sınıfı bir ürününün başka bir firmanın A sınıfı ürünündan daha enerji verimli olduğu yönünde konuşmalar ve kanaatler vardır, ve hatta bazı bayiler bu argumanı kullanarak müşterilerini daha düşük verim sınıfındaki ürünlere yönlendirmektedirler. Teşvik uygulaması başlamadan evvel bu kafa karışıklığına son verilip yanlış intibalar zihinlerden silinmeli, ve ürünlerin verimlilik sınıfları, tükettikleri enerjiyi uluslararası standartlara uygun olarak ölçme beceri ve techizatıyla donanmış bağımsız bir “Elektrikli Ev Aletleri Ölçme ve Sertifikalandırma Merkezi” (veya “Beyaz Eşya Test ve Sertifikasyon Laboratuvarı”) tarafından belirlenmelidir. Bu merkez, ürünleri periyodik olarak verimlilik ölçümlerine tabi tutmalı, ve standart altına düşen ürünlerin sertifikasyonunu iptal etmelidir. Teşvik için ürünlerin böyle bir merkezden sertifikalı olması şart tutulmalıdır. Teşvik şartlarını sağlıyan ürünler internet ortamında da ilan edilmeli, ve her ürün üzerine standartlaştırılmış bir enerji karnesi yapıştırılmalıdır (ABD’deki Şekil 5’de gösterilen “Energy Guide” etiketi gibi).

Şekil 5 ABD’de buzdolaplarına yapıştırılan enerji verimliliği rehberi etiketi

ABD’de yüksek verim kriterlerini sağlıyan ürünlere kolayca tanınmaları için “Energy Star” (Enerji Yıldızı) logosu yapıştırılır, ve bu ürünlerden “Energy Star Ürünleri” olarak bahsedilir. Türkiye’de de benzer şekilde bir “ENVER” logosu geliştirilip yüksek verim şartlarını sağlıyan beyaz eşyaya (buzdolaplarında A, A+, ve A++ sınıfı gibi) bu logoyu ürün üzerine yapıştırma izni verilebilir. Kriterler her yıl teknolojik gelişmelere bağlı olarak gözden geçirilebilir, ve zaman içinde ENVER logosunu taşıma kriterleri revize edilebilir.

Yüksek Verimli Buzdolaplarını Teşvik Miktarı ve Maliyeti

Teşvik miktarı değişim için insanları harekete gerirecek ve davranış değişikliğini netice verecek ama toplum vicdanını rencide etmiyecek makul ve adil bir seviyede olmalıdır. Çünkü devlet eliyle sunulan tüm teşvikler neticede toplum tarafından ödenmektedir. Teşvik mekanizması da sistemin kolayca ve sıkıntısız şekilde işlemesini mümkün kılacak basitlikte ama suistimallere de meydan vermeyecek güvenlikte olmalıdır. Bir sistemin başarısı kolay anlaşılabilir olmasında, caydırıcı etki yapan komplikasyonlardan uzak olmasında, ve gereksiz formalitelerden arındırılmış olmasında yatar. Ayrıca, varlığı bilinmiyen bir teşvik, olmayan bir teşviktir. Bu yüzden teşvikler her türlü medya ortamında etkin bir tarzda duyurulmalı, ve halka kaçırılmıyacak bir fırsat doğduğu intibası verilmelidir.

Teşviklerin ilk yılki gayesi verimsiz eski buzdolaplarını piyasadan çekmek ve yüksek verimli yenileriyle değiştirmek olmalıdır (bir kaç yıl evvel uygulanan eski arabaların piyasadan çekilmesi için yapılan teşvik uygulaması gibi). Yani burada muhatap, buzdolabı eski de olsa işi gören ve gündeminde yeni bir buzdolabı almak olmıyan halk kitlesidir. Bu kitleyi mobilize etmek için teşviklerin olabildiğince yüksek tutulması gerekir. İkinci ve daha sonraki yıllarda teşvikten yararlanmak için çalışır haldeki eski bir buzdolabını geri getirme zorunluluğu kaldırılınca teşvik miktarları da Avrupa’daki seviyelere düşürülebilir. Bu ikinci durumda hedef, tüketicinin bir üst verim sınıfına yönlendirilmesi için aradaki fiat farkını teşviklerle kabul edilebilir bir seviyey indirmek olacaktır.

B, A, ve A+ sınıfı aile tipi yeni buzdolaplarının %18 KDV dahil fiatları sırasıyla 1000, 1400, ve 1700 TL cıvarındadır. Bu tablo karşısında düşük ve orta gelirli bir tüketicinin 400 TL’lik fiat farkı yüzünden %28 daha verimli olan A yerine standart verimli B sınıfı buzdolabını tercih edeceği açıktır (bu yüzden 2007 buzdolabı satışlarının %38’i B ve C sınıfı olmuştur). Ancak teşviklerle bu fiat farkı 100 – 200 TL bandına çekilirse, tercih A sınıfına kayabilir. Benzer şekilde, A ve A+ sınıfları arasındaki fiat farkı 350 TL cıvarındadır, ve bu fark yine 100 – 200 TL bandına çekilmelidir. Tavsiyemiz teşvik miktarının A sınıfı buzdolapları için 200 – 250 TL, A+ sınıfı için de 300 – 350 TL olmasıdır. Eski buzdolaplarının piyasadan çekileceği ilk yıl teşviklerin A ve A+ sınıfları için sırasıyla 250 ve 350 TL olması, bu şartın kaldırılacağı ikinci ve sonraki yıllarda da 200 ve 300 TL’ye düşürülmesi uygun olacaktır. Şu anda Türkiye’de pek piyasası olmayan A++ buzdolapları için teşvik miktarı hem ilk hem de sonraki yıllar için 350 TL olabilir. Teklif edilen teşvik miktarları buzdolabı satış fiatlarının %15-20’si kadardır, ve yaklaşık olarak ürünlerden alınan KDV miktarıyla aynı düzeydedir.

Modern dünyada yüksek verimli buzdolaplarına uygulanan teşvik genelilkle 200 TL cıvarındadır, ve bazı ülkelerde 400 TL’yi bulmaktadır. Türkiye’de buzdolabı satışlarının sadece %1’i A+ sınıfıdır, ve bu değişim pogramında tüketicilerin çok büyük çoğunluğu teşvik miktarı 250 TL olması teklif edilen A sınıfı buzdolaplarına rağbet edeceklerdir. O zaman sayısı 4 milyon olduğu tahmin edilen eski buzdolaplarının piyasadan çekilmesi için gerekli teşviğin toplam maliyeti

Toplam teşvik miktarı = 4 milyon buzdolabı x 250 TL/buzdolabı = 1 milyar TL

Bu rakam ilk bakışta yüksek görülebilir, ancak devletin faiz ödemesinin yılda 50 milyar TL’nin üzerinde oldugu dikkate alınırsa, 1 milyar TL’lik toplam teşvik miktarı devletin sadece bir haftalık faiz ödemesine karşılık gelmektedir. Bu bir defaya mahsus 1 milyar TL’lik teşvik, maliyetini yaklaşık 3 yılda tasarruf ettirdiği enerjiden geri ödüyecektir. Ayrıca, kurulum maliyeti yaklaşık 1 milyar TL olan (ki çoğu yurt dışına gidecektir) yeni santral yatırımına ihtiyaç kalmıyacak, ve çevre de olumlu etkilenecektir.

Teklif edilen teşvik miktarları buzdolabı fiatlarının yaklaşık %18’ine yani KDV oranına karşılık gelmektedir. Başka bir ifadeyle, devlet aslında satış sonunda alacağı KDV’yi (ki ciddi bir kısmı öngörülmeyen satışlardan gelecektir) satış esnasında vatandaşa teşvik olarak vermekte, ve dışarıdan bir kaynak aktarımı yapmamaktadır. Neticede yüksek verimli buzdolablarına verilen teşviğin öngörülmeyen satışlardan gelen kısmı devlet bütçesine bir KDV kaybı olarak bile yansımayacaktır. Beyaz eşya bayilerine ilgili formu tam olarak doldurmaları şartıyla teşvikleri maliyeye yatırılacak olan KDV’den düşme yetkisi vererek, teşvik ile ilgili formaliteler ve para transferleri asgari seviyeye indirilebilir. Satışların bir kısmı tamamen teşviklerin bir sonucu olarak gerçekleştiğinden satışların bu kısmı ile ilgili KDV kaybı aslında gerçek bir vergi kaybı bile değildir. Sonucu mali açıdan aynı kapıya çıkıyor olsa bile teşvikler asla KDV indirimi olarak sunulmamalı, ve vatandaşta bir şeyler aldığı hissi canlı tutulmalıdır.

Bu teşvik uygulaması ile verimsiz eski buzdolapları büyük etapta piyasadan çekilecek ve enerji israfı önlenecektir. Eski buzdolaplarını toplama ve teşvikleri uygulama işi beyaz eşya bayileri aracılığıyla yapılmalı, ve eski buzdolaplarının hurda olarak değerlendirileceği yerler önceden tesbit edilmelidir.

Son olarak, teşvik programının bir hedefi de dünyanın içinden geçmekte olduğu bu kriz döneminde isdihdamı desteklemek, ve işten çıkarmaları önlemektir. Bunun için de en yüksek teşvikler ülkede üretilen ürünlere verilmeli, ve beyaz eşya üreticilerini teşviklerle maliyeti düşecek olan en yüksek verimli ürünleri üretmeleri telkin edilmelidir. Gerekirse ABD’de olduğu gibi üreticilere (tüketicilere verilen teşviklerden bağımsız olarak) ürün başına maliyeti vergiden düşülmek üzere ek teşvikler verilmelidir.

  1. ABD ÖRNEĞİ

Eğer Buzdolabı Enerji Verimliliği 1974’den Beri Hiç Artmasaydı…

ABD’de 1974’de tipik bir buzdolabı yılda 1800 kWh elektrik tüketiyordu. Bugün bu rakam motor ve kompresör sistemlerindeki verimlilik artışları, daha etkin izolasyon, ve iyileştirilmiş control sistemleri sayesinde %75 azalarak ortalama 450 kWh’e inmiştir. Yani ABD’de ortalama bir evin buzdolabı şimdi 1974 yılında tükettiği elektriğin sadece dörtte birini tüketmektedir, ve yılda ortalama 1350 kWh elektrik tasarruf etmektedir8. Nüfusu 305 milyon olan ABD’de toplam buzdolabı sayısı 140 milyon olarak tahmin edilmektedir, ve konutlarda elektriğin ortalama birim fiatı 9 cent/kWh’tir. O halde buzdolaplarındaki verimlik artışının sağladığı yılık enerji ve maliyet tasarrufu:

Enerji tasarrufu = 140 milyon buzdolabı x 1350 kWh/buzdolabı/yıl = 189 milyar kWh/yıl

Maliyet tasarrufu = 189 milyar kWh/yıl x $0.09/kWh = $17 milyar/yıl

Buzdolabı başına tasarruf = ($17 milyar/yıl)/(140 milyon buzdolabı) = $121/yıl

Yani, eğer buzdolaplarının verimliliği arttırılmamış olsaydı ve ABD’deki buzdolapları hala 1974’deki seviyelerde enerji tüketiyor olsalardı, bugün ABD’deki buzdolapları yılda 189 milyar kWh (ki yaklaşık Türkiye’nin 2007’nin 191 milyar kWh olan yıllık toplam elektrik üretimine eşittir) daha fazla elektrik tüketiyor olacaktı. Amerikalılar da buzdolapları için elektriğe yılda 17 milyar dolar daha fazla para ödüyor olacaklardı. Bu da buzdolabı başına yılda 121 dolar etmektedir. Ayrıca, ABD’de kWh elektrik başına çevreye salınan ortalama karbondioksit CO2 miktarının 0.713 kg olduğu dikkate alınırsa, tasarruf edilen 189 milyar kWh elektrik yılda 135 milyon ton CO2‘in atmosfere salınmasını önlemektedir. Dolayesiyle tasarruf edilen energy, küresel ısınmanın önlenmesi gayretlerine de ciddi katkı yapmaktadır.

Bir yılda 24 x 365 = 8760 saat vardır, ve hiç durmadan çalışan 1 kW gücündeki bir elektrik santralı yılda 8760 kWh elektrik üretecektir. Ancak üretilen elektriğin yaklaşık %8’inin nakil hatlarında kaybolduğu, elektrik santrallerinin arıza hallerinde ve yıllık bakım zamanlarında üretim yapamadığı, ve elektrik talebindeki daimi değişim yüzünden sanrallerin çoğunun genellikle tam kapasite çalışamadığı dikkate alınırsa, 1 kW’lik bir kurulu güç gerçekçi olarak yılda 8760 kWh yerine yılda ortalama ancak 6200 kWh elektrik üretebilir – ki uygulamada görülen değerler bundan bile daha düşüktür (kW kurulu güç başına yıllık ortalama elektrik üretimi ABD’de 5300 kWh, Türkiye’de ise 4700 kWh’tir). O zaman 189 milyar kWh elektriği üretmek için kurulması gereken elektrik santrallerinin gücü:

Kurulu güç = (189 milyar kWh)/(6200 kWh/kW) = 305 milyon kW = 30,500 MW

Bu demektir ki ABD’deki buzdolapları eğer 1974 seviyesinde yani yılda ortalama 450 kWh yerine 1800 kWh elektrik tüketiyor olsaydı, ABD’nin bu ilave talebi karşılamak için en az 30 bin 500 MW’lık ilave kurulu güce ihtiyacı olacaktı (ki bu rakam Türkiye’nin puantına (peak güç), yani ülke çapında bir anda üretilen maksimum güce eşittir). Daha muhafazakar analizler gerekli ilave kurulu gücü 40 bin MW olarak vermektedir ki bu da her biri 500 MW gücünde 80 adet kömür veya doğal gaz santralı demektir9.

Peki, bu santralları kurmanın ve işletmenin maliyeti nedir? Bu sorunun cevabı Tablo 1’de görüldüğü gibi kurulacak olan santralın tipine ve yakıt cinsine bağlı olacak değişecektir. Mesela taş kömürlü santral durumunda (ABD’de elektriğin %50’si kömürden üretilmektedir) kurulmasına gerek kalmıyan yeni santrallerin kurulum ve işletme maliyetleri şöyle olacaktı:

Santral kurulum maliyeti = 30,500 MW x $1,800,000/MW = $55 milyar

Yıllık işletme maliyeti = 189 milyar kWh x $0.065/kWh = $12 milyar/yıl

Yani buzdolapları, eğer enerji verimlilikleri geliştirilmeyip hala 1974’deki seviyelerde enerji tüketiyor olsalardı ABD’deki 140 milyon buzdolabının tükettiği ilave elektriği üretmek için 55 milyar dolarlık yeni santral yatırımına ihtiyaç olacaktı (taşkömürü yerine nükleer santral kurulması durumunda bu miktar 122 milyar dolar olacaktı), ve bu yeni santrallerin yakıt ve diğer işletme giderleri için yılda 12 milyar dolar harcanacaktı. Başka bir ifade ile, sadece ABD’de yılda ortalama 1800 kWh tüketen verimsiz eski buzdolaplarının yılda ortalama 450 kWh tüketen verimli yenileriyle değiştirilmesi sonucu 1974’den beri yeni santral yatırımlarından toplam 55 milyar dolarlık tasarruf sağlanmıştır, ve yakıt ve işletme maliyetlerinden de her yıl 12 milyar dolarlık tasarruf sağlanmaya devam edilmektedir. Enerji verimliliği teknolojilerinin geliştirlmesi ve kullanımdaki verimsiz eski ürünlerin enerji verimli yenileriyle değiştirilmesi ile ilgili maliyetler, yukarıda hesaplanan ciddi tasarruf miktarlarıyla karşılaştırılmalı, ve sürdürülebilir ekonomi, enerji güvenliği, ve çevreye olan olumlu etkiler de dikkate alınmalıdır.

  1. ABD VE AVRUPA ÜLKELERİNDE YÜKSEK VERİMLİ BEYAZ EŞYA TEŞVİK UYGULAMALARI

Yukarıda verilen basit analizlerden de açıkça görüldüğü gibi, verimsiz eski beyaz eşyanın enerji verimli yenileriyle değiştirilmesi kişilere, ülkelere, ve dünyaya büyük avantajlar sağlamaktadır. O yüzden modern dünya ülkeleri bir devlet politikası olarak bu değişimi yıllardır desteklemekte, ve teşviklerle de bu değişimi hızlandırmaktadırlar. EK’deki alıntılardan görüleceği gibi, ABD hükümeti başta buzdolabı olmak üzere enerji verimli yeni beyaz eşya alanlara teşvikler vermektedir. Buzdolaplarında satın alınan aletin 2001 enerji verimliliği standardı referans alınarak enerji verimliliği en az %15, %20, ve %25 artmış olan buzdolabı alanlara sırasıyla 75, 125, ve 175 dolar teşvik verilmektedir. Bu teşvikler vergi iadesi şeklinde olmaktadır. Üreticilere ilaveten üretilen yüksek verimli beyaz eşya başına 50 ile 175 dolar arasında yine vergi iadesi şeklinde teşvikler verilmektedir.

ABD ve önde gelen Avrupa ülkelerinde yüksek verimli beyaz eşyaya verilen teşvikler aşağıdaki tabloda özetlenmiştir. Detaylı bilgi ve bazı kaynaklar bu raporun sonundaki EK’de verilmiştir.

TABLO 4 Değişik Ülkelerde Yüksek Verimli Beyaz Eşyaya Verilen Teşvik Uygulamaları Özeti

Kaynak: Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği, BESD.

Tabloda buzdolapları ile ilgili teşvikler incelendiğinde şu hususlar dikkat çekmektedir:

  • En yaygın olarak teşvik kapsamına alınan beyaz eşya grubu buzdolaplarıdır. Bunu çamaşır ve bulaşık makineleri izlemektedir. O yüzden beyaz eşya teşviklerinde amiral gemisi buzdolabıdır.

  • Teşvikler A verimlilik sınıfı ve üzerine verilmektedir, ve verimlilik sınıfına göre farklılık göstermektedir. En yüksek verimli buzdolaplarına en yüksek teşvik uygulanmakta, ve böylece tüketiciler en yüksek verimli buzdolaparına yönlendirilmektedirler.

  • AB ülkelerinde buzdolaplarına verilen teşvikler 30 euro ile 200 euro arasında değişmektedir. Bazı ülkeler belli bir verimlilik grubuna sabit bir teşvik miktarı uygularken İtalya teşvik miktarını fiatın %20’si olarak değişken bir skalada belirlemiştir.

  • Teşvikler genellikle direk olarak tüketiciye satın alma esnasında indirim olarak ödenmektedir. Ancak gelir vergisinden düşme ve elektrik satıcısı şirketin geri ödeme yapması metodları da kullanılmaktadır.

Teşvikler genellikle yıllık ilan edilmekte, ve yıl sonunda gözden geçirilip gerekli görülürse aynen veya değiştirilerek devam edilmektedir. Teşvik için belli bütçeler ayrılmaktadır. Mesela Almanya’nın 2009 yılı teşvik bütçesi 200 milyon euro’dur. Fransa 2009 yılında düşük verimli buzdolaplarına ek vergi (mesela C sınıfı buzdolaplarına 50 euro) uyguluyarak vergiyi caydırıcı bir silah olarak kullanmayı planlamaktadır. Teşvik uygulama duyuruları genellikle satıcılar tarafından teşhir salonlarında bizzat bilgi vererek veya ürünlerin üzerine etiketler yapıştırarak yapılmaktadır. Teşvik duyuruları da yazılı ve görsel medyada ve değişik internet sitelerinde yaygın olarak yapılmaktadır.

Verimsiz eski elektrikli ev aletlerinin yüksek verimli yenileri ile değiştirilmesi için devlet, üretici firmalar, ve elektrik üretim firmaları dahil çeşitli kuruluşlar işbirliği içinde çalışmaktadırlar. Teşvik mekamizmasının etkinliğinin arttırılması için birçok ülkede önemli teşvik ve destek mekanizmaları oluşturulmuştur. Avrupa’da da çeşitli teşvikler verilmeye devam edilmektedir. Ayrıca büyük bir bilinçlendirme ve değişim kampanyası başlatılmıştır.

Son olarak, Japonya’da da enerji tasarrufu ve verimliliğine yönelik çalışmalar devlet tarafından çeşitli finansal modellerle desteklenmektedir.Bu yöntemlerden biri vergi teşvikleridir. Enerji verimli ürün satın alanlar ürünün tutarının bir bölümünü gelir vergisinden düşmektedir. Bu teşvik 1996 yılından beri başarı ile uygulanmaktadır.

  1. SONUÇ

Son yıllarda enerji kaynaklarının sınırlılığı bilincinin artması ve enerji güvenliğinin ön plana çıkmasıyla tüm dünyada enerji verimliliğinin arttırılması kapsamında enerji verimli ürünlerin üretilmesi, tüketilmesi ve yaygınlaştırılması ile ilgili yoğun destekleme programları uygulanmaktadır. Beyaz eşya sektöründe eski ve enerji tüketimi yüksek ürünlerin teşviklerle yeni ve az enerji tüketen ürünlerle değiştirilmesi ve yeni satışların da daha az enerji tüketen ürünlere yöneltilmesi, enerji tüketimini azaltacak önemli bir fırsattır. Türkiye bu fırsat penceresini iyi değerlendirmeli, ve konutların daha enerji verimli hale getirilmesi gayretlerine somut projelerle destek vermelidir.

Yüksek verimli elektrikli ev aletlerinin özendirilmesi modern dünyanın uzun yıllardır titizlikle uyguladığı ve teşviklerle desteklediği etkin bir tasarruf mekanizmasıdır. Tüketicilerin yüksek verimli aletlere yönelmesini sağlayan teşvikler, sonraki yıllarda yeni santral yapımı ve işletme giderlerinden sağlanan tasarruflarla kendilerini kat kat geri ödemektedirler. Türkiye de artık bu kervana ciddiyetle katılmalı, ve işe A ve üzeri yüksek verimli buzdolaplarına 350 TL’ye varan teşvik uygulamalarını hayata geçirerek başlamalıdır. Bu uygulama, içinden geçmekte olduğumuz ekonomik kriz döneminde verimsiz eski buzdolaplarının yüksek verimli yenileri ile değiştirilmesine ivme kazandıracağı ve dolayısıyla piyasaya canlılık getireceği için ayrı bir önem kazanmaktadır. Yüksek verimli beyaz eşyaya olan talep artışı enerji verimli ürün gelişimine ve bu sektördeki yatırımlara hız verecek, istihdamı arttıracaktır. Enerji verimliliğine ve yenilenebilir enerjiye yatırım yapmak geleceğe yatırım yapmaktır, ve bu amaçla yapılan yatırımlar hem ekonomiye taze kan enjekte edecek, hem de gelecekte uzun yıllar tasarruf sağlamaya devam edecektir.

Türkiye enerjide %70’i aşan bir oranda dışa bağımlıdır, ve yıllık ithal enerji faturası $50 milyar doların üzerindedir. Başta buzdolabı olmak üzere eski verimsiz beyaz eşya’nın yüksek verimli yenileri ile değiştirilmesi enerjide dışa bağımlılığı azaltacak, ve sürdürülebilir ekonomiyi tehdit eden cari açığı düşürecektir. Teşviklerle iç piyasaya aktarılan kaynak da ekonomik canlılığa katkı yapacak, yatırımlar da yeni santral yapımı yerine finansman sıkışıklığından hayata geçirilemeyen projelere yönelecektir. Düşen CO2 emisyonları da çevreyi olumlu etkiliyecek, ve küresel ısınmayı yavaşlatacaktır.

Tüketiciler mutfaklarındaki eski düşük performanslı bir demirbaşı modern ve yüksek performanslı bir ürün ile daha düşük bir maliyetle değiştirmenin hazzını yaşıyacak, düşen enerji faturası aile bütçesine katkı yapacak, yiyeceklerin dolap ömrü uzayıp yiyecek israfı azalacak, ve hayata ve geleceğe bakış daha olumlu olacaktır. Devlet de geçici bir süre için vergi gelirlerinde bir miktar düşüş yaşasa da uzun vadede artan ekonomik canlılık ve vergi gelirleri bunu kat kat telafi edecektir. Bu tedbir ekonomik istikrar ve ülkenin enerji güvenliği için de doğru yönde bir adım olacaktır. Sonunda hem tüketiciler, hem sanayi sektörü, hem devlet, hem de çevre bu teşvik girişimden kazançlı çıkacaktır.

EK

ABD ve BAZI AVRUPA ÜLKELERİNDE YÜKSEK VERİMLİ BEYAZ EŞYA TEŞVİKLERİ

(Aşağıdaki bilgiler ARÇELİK koordinatörlüğünde değişik Avrupa ülkelerindeki BEKO satış ofislerince derlenmiştir.)

1. ABD

Internal Revenue Code:Sec. 45M. Energy Efficient Appliance Credit

(http://www4.law.cornell.edu/uscode/26/usc_sec_26_00000045—M000-.html)

ABD Enerji Verimliliği Basın Açıklamasından:

(http://www.allbusiness.com/government/government-bodies-offices/6331466-1.html)

President Bush has signed into law a federal energy bill that could help boost sales of energy-efficient appliances by providing tax credits to vendors who make them and rebates to consumers who buy them.

The credit, which only applies to domestic production, provides manufacturers with a tax break of $50 to $175 for each super-efficient appliance produced in excess of a rolling baseline. The baseline is the average number of appliances produced in the previous three calendar years that qualify under federal standards established by the U.S. Department of Energy (DOE) under its Energy Star program. The maximum credit for each major maker is $75 million over a two-year period beginning in 2006.

Other provisions include expanded programs for state-sponsored incentives, including authorization of up to $250 million over five years to provide rebates to consumers purchasing energy efficient appliances. Shoppers who replace an older appliance with an Energy Star-labeled model can reduce their taxes by 10 percent of the price of the new unit, up to a certain threshold.”

2. İSPANYA

3. ALMANYA

 

4. İTALYA

 

Teşviklere dayalı bir satıcı reklamı: 

5. İNGİLTERE

6. FRANSA

7. DANİMARKA

8. BELÇİKA

9. HOLLANDA

1 http://www.teias.gov.tr/ist2007/index.htm

2 http://www.tedas.gov.tr/29,Istatistiki_Bilgiler.html

3 TÜİK; Adrese dayalı nüfus kayıt sistemi 31 Aralık 2007 sonuçları

4 http://www.teias.gov.tr/ist2007/index.htm#I-%20KURULU%20GÜÇ

5 http://www.teias.gov.tr/ist2007/index.htm#III-%20ELEKTRİK%20ENERJİSİ%20ÜRETİMİ-TÜKETİMİ-KAYIPLAR

6 Gazeteler ve Haber siteleri (Anadolu Ajansı), 15 Aralık 2008.

7 Not: Türkiye 2007’de 40,840 MW kurulu güçten 191.9 milyar kWh elektrik üretmiş, bunun da 155.1 milyar kWh’i tüketiciye ulaşmıştır. O halde 1 MW kurulu güç başına tüketiciye ulaşan elektrik üretimi (155.1 milyar kWh/yıl)/(40,840,000 kW) = 3800 kWh/yıl/kW’tır. Ayrıca, hesaplamalarda 1$ = 1.5 TL alınmıştır.

8 Arthur H. Rosenfeld, “Energy Efficiency: The first and most profitable way to delay Climate Change,” California Energy Commission, CA, USA (2008). www.energy.ca.gov/2008publications/CEC-999-2008-011/CEC-999-2008-011.ppt

9 Arthur H. Rosenfeld, “Energy Efficiency: The first and most profitable way to delay Climate Change,” California Energy Commission, CA, USA (2008). www.energy.ca.gov/2008publications/CEC-999-2008-011/CEC-999-2008-011.ppt